Sosyolojik Açıdan Stres’e bir bakış

Stres, ne kadar psikolojik, ruhsal bir olgu olarak bilinse de, aslında birçok sebebi Sosyolojik, yani toplumsal bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde teknolojinin hızlı değikliğinden dolayı kültürel, sosyal, bilimsel ve daha birçok alanda hızlı değişiklikler meydana gelmektedir. Bu karmaşık ve hızlı değişim ve dönüşümler insanlar üzerinde sosyal olarak çatışmalara sebep vermektedir, bu çatışmalara da stres olarak tanımlanabiliriz. Stres, hayatımızın her alanındadır. Özellikle post modern dönemde teknolojinin ve bilimin gelişmesi ile had safhaya çıkmakdadır. Günümüzde yaşamımızı sürdürmek için çalışması gereken insan, zaman açısından darlık yaşama, haftasonunu ve yoğun çalışma saatlerini içine alan çalışma koşullarından dolayı ailenin baskısını hissetmek, vardiyalar, mesailer, ağır iş yükü, iş güvensizliği, düşük ücret alma, çok yakınımızı kaybetme, hastalıklarımız, otobüste giderken ayakta kalmak, gürültülü ortama maruz kalmak, depremler, ekonomik açıdan sıkıntılar  yaşamak ve daha birçok faktör strese neden olmaktadır. Bu da insanı fiziksel, psikolojik, sosyolojik, ekonomik ve zihinsel olarak tehdit etmektedir. Sosyolojik açıdan bakacak olursak stres yaşayan topluluklar çatışmacı bir yapıya sahip olabilir, bunun yanında girdikleri ortamda entegrasyonu sağlama ve uyum açısından problemler yaşamaktadırlar. Bu yüzden hayatımızın her alanında olan stres ile baş edebilme yöntemlerini öğrenilmesi gerekmektedir. 

Örgütsel Açıdan Stres
Örgütsel açıdan stres yöntemlerine bakacak olursak; en önemli görev Sosyologlara düşmektedir. Örgütsel ve iş koşullarındaki stresi önlemek için bireysel yöntemler tek başına bir anlam ifade etmemektedir,  o yüzden örgütsel yöntemler ele alınmalıdır. Örgütsel stresle baş etmek için örgütsel yöntem metodları oluşturulmalıdır. Bu metodlar kısaca; zaman yönetimi, sosyal destek, amaçları belirleyici öneriler sunmak, rollerin berraklaştırılması, iş çatışmasını önlemek, işe yeni başlayan işçileri iş ortamına adapte olmasını, bunun yanında iş yeri ve yöneticiler ile entegrasyonunu sağlamak, stres yönetimi eğitimi, fiziksel çalışma koşullarını iyileştirmek, ücret yönetimi şeklinde olabilmektedir.

Örgütsel ve İş hayatındaki Stresle Baş Etmek İçin Ne yapılması Gerekmektedir?
Yönetimde söz sahibi olan çalışanlara stresin kaynakları ve stresle başa çıkma yöntemleri hakkında bir eğitim vermek, olması muhtemel örgütsel stresi önleyebilir. Çalışmada elde edilen bir başka sonuç, eğitim seviyesinin artması ile örgütsel stresten etkilenme oranının da arttığıdır. Sebebi ise üstlenilen sorumluluğun artması sonucunda bu durumdan kaynaklanan stresin artacağıdır. Bu yüzden bu stres faktörlerini azaltmak için işçilere stres ile ilgili ayrıntılı birşekilde eğitimler, seminerler verilmelidir.

Çalışmanın yapıldığı fabrikadaki işçiler üzerindeki stresi azaltmaya yönelik olarak; sorumlulukları paylaştırma, amir konumundaki kişiden, temizlikçisine kadar herkesin görev, sorumluluk ve yetkileri net bir çizgi ile belirlenmeli ve sorumlulukların dışına çıkmama, işçilerin mola sürelerini biraz daha esnekleştirme, çalışma saatleri çok uzun saatler olmayıp azaltılması, görevler için gerekli materyalleri eksiksiz bir şekilde sağlanması, çalışma ortamının fiziksel ortamını(ses, sıcaklık v.s.) daha rahat olması, ödül  gibi uygulamalara gidilebilir. Ancak ödül çok fazla abartılamaması gerekmektedir. Mesela  işi çok kısa sürede çok fazla üretim gerçekleştiren birisine sürekli ödül verilmemeli. Eğer böyle olursa bir süre sonra olay çıkar ilişkisine girecek, aynı zamanda duyarsızlaşmaya sebebiyet verecek ve verilen ödülün hiçbir anlamı olmayacaktır

Bunların yanında belki de en önemlisi; işçiler için fırsat bulunan zamanlarda küçük, basit etkinlikler, sosyolojik açıdan ekip ruhunu destekleyici sosyal aktivitelerde bulunulabilir. Sebebi ise çalışan işçiler ailelerinin ve yaşadıkları bazı sorunlarından, problemlerinden dolayı yeterince negatif enerji ile işe koyulmaktalar. Bazen  bu tarz etkinlikler yapılarak işçilerin yüzünün biraz daha gülmesine, toplum bilincinin sağlanmasına, ruhsal olarak da hayatın ve sorumluluklarının vermiş olduğu olumsuz yönlerinden, kaygılarından  kısa bir süreliğine de olsa uzaklaşmış ve güzel bir motivasyon oluşturulmuş olacaktır. Verilen bu motivasyonun da iş verimliliği ve üretiminin daha fazla artmasına; hem işçiler hem de işverenler olarak olumlu etkileri olacaktır.

Stresin hayatımızda ve iş ortamımızda yarattığı olumsuz etkiyi ortadan kaldırmak için örgütsel stres yönetiminin önemi ve stresi önlemede kullanılabilecek teknikler bu çalışmada işlenmiş olup, çalışmanın örgütlere yaşadıkları stresi azaltmada yol gösterici olacağı düşünülmektedir. Bunların yanında da bu çalışmamız ile Sosyolojinin endüstri ve örgüt alanında ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu bir kez daha anlamış bulunmaktayız.

Teşekkür; Fabrika sahibi Kaan KARACE, Bölge Müdürü Uğur ÇAĞLAYAN ve Nimet ÇELİK olmak üzere Mavi Safir Ailesine yapmış olduğum araştırmalarda, Lisans bitirme tezimde, bir yıllık araştırma ve anket sürecinde desteklerini, ilgilerini esirgemeyip, sabırla yanımda oldukları için teşekkürlerimi sunuyorum.

Musa Emre ERBİ Kimdir?
1997 yılında Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde dünyaya gelmiştir. 2015 yılında Liseden mezun olduktan sonra 2016 yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi'  nde Sosyoloji bölümünü kazanmıştır. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Sosyoloji, Psikoloji, Tıp Fakultesi gibi bölümlerden mezun olanlara Aile Danışmanı olma fırsatı verildiği için  2017 yılında Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi' nde 480 saatlik Aile Danışmanlığı eğitimi alarak süpervizyon eşliğinde aile, evlilik, ilişki, çocuklar üzerine terapiler gerçekleştirmektedir. Sosyolojik bir olgu olan Evlilik, Aile, Aldatma ve Aldatılma, İntihar gibi alanlar üzerine yoğunlaşmıştır. Bunların yanında Antalya Kariyer Polikliniği' nde Cinsel Terapi, Boşanma, Boşanma Öncesi Danışmanlık, Kıskançlık, Yas, Sosyal fobi ve Sosyolojik Danışmanlık, Aile çatışmaları, Çift ve Evlilik Terapisi, Ögrenci Koçluğu, Stres Kaynakları alanlari ile  kendini geliştirip seanslara girmektedir. Ayni zamanda Afyon Kocatepe Üniversitesi' nde Pedagojik Formasyon eğitimi alarak Eğitimci ve Felsefe Grubu Öğretmenliği unvanını kazanmıştır. Bunların yanında çeşitli haber sitelerinde köşe yazıları bulunmaktadır.